Endocrinology Research and Practice
Original Article

Graves’ Disease and Diagnostic Approaches

1.

Başkent University, Faculty of Medicine, Division of Endocrinology and Metabolism, Adana, Turkey

2.

Baskent University Faculty of Medicine, Turkey Division of Endocrinology and Metabolism, Ankara, Turkey

Endocrinol Res Pract 2007; 11: 7-9
Read: 2353 Downloads: 567 Published: 01 March 2007

Abstract
Although thyroid stimulating hormone receptor antibody (TSH-Rab) is pathogonomonic for Graves’ disease, antibodies against thyroglobulin, thyroperoxidase can also be detected in serum of patients. Many authors propose that ophtalmopathy and/or dermopathy are sufficient for diagnosis. This study is designed to investigate our diagnostic approaches for Graves’ disease. In 860 patients with suppressed TSH levels, among cases with thyroiditis and hyperthyroidism; presence of ophtalmopathy or radioactive iodine uptake (RAIU) over 30% at 24th hour or presence of TSH-Rab was defined as Graves’ disease. In cases exhibiting similar features; co-existence of at least two of the following were diagnosed as possible Graves’ disease; heterogenous or increased activity at scintigraphy, antibodies other than TSH-Rab, RAIU between 20-30%, young age, typical clinical course. Patients without Graves’ disease had hyperactive nodules or heterogenous or suppressed activity at imaging with at least two of the following; older age, atypical clinical course, negative auto-antibodies, RAIU below 20%. One-hundred twenty-eight patients (14.9%) had Graves’ disease, 107 (12.4%) possible Graves’ disease, 625 (72.7%) were without Graves’ disease. Both Graves’ groups had similar gender and age distribution (p>0.05). They were younger than the rest and had smaller glands. 

Graves Hastalığında Tanısal Yaklaşım

Özet
Tiroid uyarıcı hormon reseptör antikoru (TSH-Rab), Graves hastalığı için tanı koydurucudur. Etkilenen olguların serumlarında tiroglobulin ve tiroperoksidaza karşı antikorlar da saptanabilir. Pek çok araştırıcı, oftalmopati ve/veya dermopati varlığını tanı için yeterli görmektedir. Bu çalışma, Graves hastalığı teşhisinde kullandığımız tanısal yaklaşımları değerlendirmek üzere planlanmıştır. Serum TSH düzeyleri baskılanmış olan 860 olgu alt gruplara ayrılarak incelenmiştir. Tiroiditi olan olgularda; oftalmopati varlığı veya TSH-Rab varlığı veya 24. saatte tiroid yatağında radyoaktif iyot tutulumunun (RAIU) %30’un üzerinde olması ‘Graves hastalığı’ olarak tanımlanmıştır. Yine tiroiditi olan olgularda, belirtilecek durumlardan en az ikisinin birlikte olması; tiroid sintigrafisinde heterojen veya aralık seyri ‘muhtemel Graves hastalığı’ olarak değerlendirilmiştir. Sintigrafik incelemede hiperaktif nodül veya heterojen veya baskılı görüntü saptanmasına, belirtilecek maddelerden en az ikisinin eşlik etmesi; ileri yaş, tipik olmayan klinik seyir, otoantikorların izlenmemesi veya RAIU’nun %20’nin altında olması, ‘Graves hastalığı olmaması’ olarak yorumlanmıştır. Yüzyirmisekiz (%14.9) olgu ‘Graves hastalığı’, 107 (%12.4) olgu ‘muhtemel Graves hastalığı’ ve 625 (%72.7) olgu ‘Graves hastalığı olmayanlar’ fleklinde gruplanmıştır. Her iki Graves grubunun yaş ve cinsiyet dağılımı benzerdir (p>0.05). Bu olgular, Graves hastalığı olmayan gruptan daha gençtir ve tiroid bezleri daha küçüktür. 
Anahtar kelimeler: Graves hastalığı, Tiroid uyarıcı hormon reseptör antikoru (TSH-Rab), tirotoksikoz

Files
EISSN 2822-6135